Kur'an'ın korunmuşluğu – 1: Kur'an nasıl kitap haline getirildi?
Kur'an'ın korunmuşluğu – 2: Kur'an güvenilir bir şekilde nakledildi mi?
Kur'an'ın korunmuşluğu – 3: Kur'an'ı değiştirebilir misiniz?
Kur'an'ın korunmuşluğu – 4: Gerçek Kur'an! | Mustafa İslamoğlu
Kur'an'ın korunmuşluğu – 5: 30 farklı Kur'an! | Paul Williams
Kur'an'ın korunmuşluğu – 6: Sana Mushafı | National Geographic
Kur'an'ın korunmuşluğu – 7: National Geographic videosundaki iddialara cevaplar
Kur'an'ın korunmuşluğu – 8: Kuran Değiştirildi mi? 1: En Eski Kuran Nüshası Ne Söylüyor? | Enis Doko
Kur'an'ın korunmuşluğu – 9: Kur’an’ın Allah Rasulünden sonra toplandığı yalandır | Mustafa İslamoğlu
Kur’an-ı Kerim’in Korunmuşluğu ile ilgili:
Benim yaklaşımlarım biraz genelden farklı oluyor sanırım.
Ben mesleğimden de anlaşılacağı üzere, mekanik düşünüyorum. Bütün olayları mekanik olarak, analitik bir yapıda bağlamaya çalışıyorum kafamda. Dolayısıyla, bir şeyi düşüneceksem, önce gözlem yapıyorum, sonra gözlemlediğimi ölçmeye başlıyorum ve elde ettiğim bilgileri yüz yüze kaldığım olgular ile örtüştürerek anlamlandırıyorum.
Kur’an’ın korunmuşluğuyla alakalı olarak, herkes geçmişe bakmayı tercih ediyor. Ben ise bugüne, yaşadığım ana bakmayı tercih ediyorum.
Bugün ölçtüğümde 100 cm olan bir şeyin bana geçmişte 90 cm olduğunu söyleyen bir kişi, delilini çok ciddi olarak getirmesi gerekiyor.
Çünkü bugün ölçtüğüm ve elde ettiğim bilgi, benim için doğruya en yakın bilgidir.
Ölçme anından uzaklaştıkça elde ettiğimiz bilginin doğruya yakınlığının, azalmaya başladığını söyleyebilirim.
Adama diyorum ki. Bak bu 100 cm, sen geçmişte 90 cm idi diyorsun.
Soruyorum, sen bunu bugün 90 cm yapabilir misin, yani değiştirebilir misin?
Hayır diyor,
Peki bugün bunu kim değiştirebilir diyorum,
Kimse değiştiremez diyor.
Peki bunu 90 cm yapmanı ne engelliyor. Çok belli, ortada unsurlar.
Peki bu unsurlar tarihin hangi devresinde yoktu, yani tarihin hangi devresinde bu unsurların engellemesi ortadan kalktı, bunu göster diyorum.
Çıksın birisi, değişimi engelleyen bu unsurların tarihte hangi dönemde ortadan kalktığını ve sonradan yeniden nasıl ihdas edildiğini göstersin diyorum, o da yok.
O zaman geçmişte nasıl değiştirildiğinin, nasıl 90 cm olduğunu bana izah et, delilini getir dediğimde, deliller yandı, delilim yok diyor.
Hem deliliniz yok, hem de bugün gözlemlediğimiz çok ciddi bir fenomene aykırı bir iddiada bulunuyorsunuz.
Ben şimdi gördüğüme mi, ölçtüğüme mi, yoksa insanların delil olmadan konuştuklarına mı inanayım, güveneyim.
Hangisi akılcı bir yaklaşım olur?
Ben Videoda bunu anlatmaya çalıştım.