0002 – Nereden çıktı bu sayılar ve matematik?

Paul Adrien Maurice Dirac, İngiliz fizikçi ve matematikçi. Kuantum mekaniğinin kurucularındandır. Fermiyonların davranışını açıklayarak antimaddenin keşfine olanak veren ve kendi adı verilen Dirac denklemi ile tanınır. Dirac, 1933 Nobel Fizik Ödülü’nü Erwin Schrödinger ile paylaşmıştır.

Bu sayıları ortaya çıkaran düşünce, klasik bir düşünce değil, modern çağın bir düşüncesidir. Modern çağda gelişen teknolojik yapılar, Kur’an mesajına bakış açımızı etkilemiş ve anlayışımızı derinleştirmiştir. Gelişen şifreleme yöntemleri, SHA256 ve CheckSum algoritmaları Kur’an mesajındaki bazı ifadelere yeni bir bakış ile yaklaşmamıza neden olmuştur. İşte bu sayılar ve matematik bu düşünceden ve yaklaşımdan çıkmaktadır. Çok ciddi, teknolojik temeli olan ve gelişmiş bir düşüncenin ürünüdür.

Nedir?

Yapılan çalışma; KUR’AN METNİ BENZERLİĞİNİN MATEMATİKSEL MODELLEMESİDİR. Bu matematiksel modelleme; metinde bulunan ve sayısallaştırılabilen özellikler, ölçümlenen metnin bütünselliği gözetilerek ve metnin verdiği doğal sıra kullanılarak yapılmıştır. Metnin bazı bölümlerinin başında yer alan ve özellikle öne çıkarılan harflerin, metin içindeki sayıları, metin içindeki dizilimleri ve metnin ayetlerine dağılım sayıları, sure ve ayet sayıları gibi metnin kriptolojik karakteristiğini oluşturan kodlama elementleri matematiksel modellemede kullanılmıştır. Bu çalışma bir YÖNTEM ortaya koymaktadır, çoğu insan olayı bir SİSTEM olarak algılamaktadır veya algılamak istemektedir. Ortaya koyulmuş olan çalışmaya, “bu bir sistemdir” demek yerine, “bu bir yöntemdir” demek daha doğru olacaktır. Yöntem ile Sistem arasındaki farkı lütfen tekrar okuyunuz, iyi öğreniniz. Aradaki farkı anladığınızda konuyu çok daha iyi kavrayabileceksiniz.

Ortaya koyulan yöntem bize kriptografik bir bulmaca tanımlamaktadır. Bu yöntemde, Kur’an metni ile getirilen bir yazının benzer olup olmadığının nasıl ölçüleceği tarif edilmektedir. Biz buna kısaca Kur’an-ı Kerim’in Sayısal Yapısı veya kodlaması diyebiliriz. (Kur’an metninin Kriptolojik analizidir.)

Ne işe yarar?

Sayısal Yapı Kur’an’ın:
• Benzerliğinin ölçümünü sağlar. Kur’an iddiası referans ayetleri 2:23-24, 10:38, 11:13-14.
– (Onun yani, Kur’an’ın benzeri olduğu iddia edilen, ölçek bazında bir veya on sure olarak getirilen yazının veya bütün bir kitabın Kur’an benzeri olup olmadığını ölçebilirsiniz)
• İnsanlar tarafından taklit edilemezliğini sağlar. Kur’an iddiası referans ayetleri 2:23-24, 17:88.
(İnsanlar Kur’an’ın bir benzerini getiremezler. Buradaki yetersizlik bilgi yetersizliği değil, bir kapasite yetersizliğidir. Kapasite ölçülebilir bir olgudur. Kapasite ölçümünü yapabildiğimiz için bu yargıya bilimsel olarak, bir ölçüm sonucunda varıyoruz.)
   Başka bir ifadeyle; İnsanın Kur’an metni (yazısı) üzerinde neyi yapamayacağının görülmesini sağlar.
• Korunduğunu gösterir, korumaz, koruyamaz. Kur’an iddiası referans ayetleri 15:9, 6:115, 18:27.
– (Kur’an’ın Hafızlık ve Vahiy Katipliği Müesseseleriyle korunduğunu gösteren bir delildir. Fakat bir yazının Kur’an’a ait olup olmadığını belirleyebilme gibi bir işlevselliği yoktur. Koruma fonksiyonunu yapan, çalışan, etken bir sayısal sistem değildir, böyle bir sistem yoktur.)

Bugün için bilgimiz bu şekildedir.

Yapılan modelleme sayesinde, getirilen ve Kur’an benzeri olduğu iddia edilen yeni bir metin ile Kur’an metninin matematiksel (kriptolojik) benzerliği ölçülebilecektir. Ve bu şekilde Kur’an’ın en büyük iddiası olan “Kur’an benzerini insanlar getiremezler” iddiası herkes tarafından gözlemlenebilecek, ölçülebilecek ve anlaşılabilecektir.

Konunun detayını Sunum yazımda okuyabilirsiniz.

İlk yorum yapan olun

Bir yanıt bırakın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.


*